Ana sayfa 1990'lar 1990 Soğuktu ve Yağmur Çiseliyordu

Soğuktu ve Yağmur Çiseliyordu

1603
1

Soğuktu ve Yağmur Çiseliyordu

Soğuktu ve Yağmur Çişeliyordu, meşhur Türk Sanat Müziği solisti Leyla’nın, saz ekibindeki sanatçılardan udi Cemal’in ölümü sonrasında yaşadığı kimlik bunalımını anlatıyor. Çizgisel bir anlatımın olmadığı filmde, yönetmen biz şimdiyi yaşıyoruz sadece diyerek alt metnini açık ederken, yaşadığımız şimdiki zamanı bozmak istercesine geçmiş ve gelecekten görüntülerle hikâyesini aktarıyor. Leyla ve Cemal’in arasında hiç açıkça ifade edilmemiş olsa da, aslında çok derin bir aşk var ve bunu Cemal’in ölümü sonrasında, Leyla’nın yaşadığı kimlik bunalımıyla fark ediyoruz. Leyla, bu ölüm sonrasında kendi içinde bir nevi uyanış yaşıyor. Geçmişi çabucak unutan ve geleceği düşünmeyen, bütün vaktini ve enerjisini şimdiki zaman için harcayan bireylerin yaşadığı sorunlara değinen yönetmen, filmdeki udi Cemal karakterinin yaşarken farkına varılmayışıyla da kültürel kimliklerin erozyona uğrayışını vurguluyor. Tıpkı udi Cemal gibi, insanların da yaşarken görmezden geldiği kültürel mirasımız bir süre sonra sadece antikacılarda boy gösteren nesnelere dönüşüyor. Alt metni oldukça zengin ve düşündürücü olan filmin, yüzeyindeki platonik aşk hikâyesi de türün bütün gereklerini yerine getiren oldukça etkileyici bir hikâyeye sahip. Hem yüzeyde anlattığı kayıp aşk hikâyesiyle hem de alt metnindeki eleştirel mesajlarıyla Soğuktu ve Yağmur Çiseliyordu, komedi ve melodrama sırtını dayamış olan Türk Sineması için değerli hazinelerden biri.

Barış Saydam
bar_saydam@hotmail.com

Önceki makaleSecond Breath, The
Sonraki makaleZeynep’in Sekiz Günü
1983, İstanbul doğumlu. Lisans, yüksek lisans ve doktora eğitimini Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Sinema Bölümü'nde yaptı. Altyazı dergisinde sinema eleştirileri yazmaya başladı. 2008’de Avrupa Sineması isimli web sitesini kurdu. 2011-2014 yılları arasında Hayal Perdesi dergisinde web sitesi editörlüğü yaptı ve derginin yayın kurulunda görev aldı. TÜRVAK bünyesinde çıkartılan Cine Belge isimli derginin yazı işleri müdürlüğünü yaptı. 2012’den beri Sinematek Derneği’nde Film Analizi dersi veriyor. 2013-2019 yılları arasında Türk Sineması Araştırmaları (TSA) projesinde koordinatör yardımcılığı ve içerik editörü olarak görev yaptı. 2018-2020 yılları arasında İstanbul Şehir Üniversitesi'nde ders verdi. 2018-2021 yılları arasında Sinema Yazarları Derneği'nin (SİYAD) genel sekreterliğini üstlendi. Ayrıca Giovanni Scognamillo’nun Gözüyle Yeşilçam(2011), Sinemada Tarih Yazımı (2015), Erol Ağakay: Yeşilçam’a Adanmış Bir Hayat (2015), Oyuncu, Yönetmen, Senarist, Yapımcı Yılmaz Güney (2015)- Burçak Evren'le ortak-, Karanlıkta Işığı Yakalamak: Ahmet Uluçay Derlemesi (2016), Aytekin Çakmakçı: Güneşe Lamba Yakan Adam (2019), Osmanlı’da Sinematografın Yolculuğu (1895-1923) [2020], Derviş Zaim Sinemasına Tersten Bakmak (2021) – Tuba Deniz’le ortak-, Orta Doğu Sinemaları (2021) – Mehmet Öztürk’le ortak-, Türkiye’de Sanat Sineması (2022) isimli kitapları da bulunuyor.

1 YORUM

  1. yolculukta otel odasında sabaha kadar şarkı söyledikleri an,Aşk’ın vücut bulmuş haliydi bence ve çok etkileyiciydi geçişler.<br /><br />bu filmi bana hatırlattığın için teşekkür ederim.

BİR CEVAP BIRAK

Please enter your comment!
Please enter your name here