Ana sayfa Haber 31. İstanbul Film Festivali’nde 7 Nisan Cumartesi Gününün Öne Çıkanları

31. İstanbul Film Festivali’nde 7 Nisan Cumartesi Gününün Öne Çıkanları

680
0


Festival başlayalı yarın tam bir hafta olacak. Festivalin ikinci cumartesi günü de sunumlar, soru cevap etkinlikleri ve panellerle dolu bir gün sunuyor.

Doğuştan sağır ve dilsiz Dulce Maria ile kardeşi Francisco’ya, işaret dili öğretmeni Tomaso ilk kelimelerini öğretmeye kararlıdır. TRT izleyicileri Adem’in Seyir Defteri programını anımsayacaktır. İşte bu programın yönetmeni Adam Isenberg’in ilk uzun metrajlı film çalışması Dilsiz Bir Hayat, yönetmen Isenberg ve yapımcısı Senem Tüzen’in katılımıyla Fitaş 1’de saat 16.00’da.

Yönetmen Christos Karakepelis’in bu ikinci belgeselinde, Yunanistan’da atık metallerin geri dönüşümü için çalışan göçmenleri konu ediliyor. Onlar aslında dünyada var olan devasa zenginlik mekanizmasının isimsiz baş aktörleri! İstanbul’a çok uzak olmayan bu yaşamları izlemek ve belgeselin gösterimi ardından yönetmen Karakepelis’le buluşmak isteyenler için Hammade, Beyoğlu Sineması’nda saat 16.00’da.

Yönetmen Karl Markovics Oscar’a Avusturya’dan aday gösterilmekle kalmadı, filmiyle pek çok festivalden ödüller topladı. Filmin ana karakteri, ıslahevinden morgda çalışmak üzere şartlı tahliye edilen Roman’ın geçmişini aramasına tanık olmak istiyorsanız Nefes, filmin başrol oyuncularından Thomas Schubert’in katılımıyla Nişantaşı Citylife City’s Sinemaları’nda saat 16.00’da.

İstanbul Film Festivali komşuda olanlara gözlerini kapatmıyor, bunun için bu yıl “Yunanistan’da Neler Oluyor?” adlı bölüm seyircilerle buluşuyor. Festival takipçileri için Köpekdişi adlı film karşı kıyıdaki yeni akımın ilk habercisiydi. Yönetmen Yorgos Lanthimos’un Oscar adayı bu filmden sonraki ikinci uzun metrajlı filmi Alpler yarın festivalde olacak. Yönetmen Yorgos Lanthimos ve senarist Efthimis Filippou’nun da gösteriminde hazır bulunacağı film Fitaş 4’te 21.30’da izlenebilir.

İlk kez İstanbul Film Festivali’nde üçü birden arka arkaya gösterilen üçlemenin yönetmeni Micha X. Peled, Akbank Sanat’ta saat 16.00’da yapılacak söyleşide, filmlerinde eleştirel bir bakışla ele aldığı küreselleşme kavramının ekonomi, siyaset, para, bireylerin yaşamı ve filmcilikle olan ilişkisini ele alacak.

Önceki makale65. Cannes Film Festivali’nde Yarışması Muhtemel Filmlere Bakış
Sonraki makaleCorneliu Porumboiu’dan Sinema Dersi
Sinemaya gönül veren bir grup sinefilin kurduğu Avrupa Sineması internet sitesi, Avrupa sinemasını daha geniş kitlelere tanıtmak ve bu filmlerle ilgili ufak da olsa bir tartışma ortamı yaratmak amacıyla kuruldu. Sitenin kuruluş amaçlarından biri de; tür sinemasını da yadsımadan, sinemanın sadece bir eğlence aracı olmadığının vurgusunu yapmak. Metin Erksan’dan bir alıntı yapacak olursak; bilimlerin ve sanatların varoluşlarının sınırları, geçmişin derinlikleri içindedir… Sinema bilim; sinema sanatı ve sinema bilimi kapsamında; sanatsal düşüncenin ve uygulamanın, sinemasal düşüncenin ve uygulamanın, yaratısal düşüncenin ve uygulamanın, görüntüsel düşüncenin ve uygulamanın, çekimsel düşüncenin ve uygulamanın, oluşumunu, gelişimini, dönüşümünü saptar ve oluşturur. Bu nedenle bizler de günümüzde çekilen filmler dışında, geçmişin derinliklerine doğru bir yolculuk yaparak; bu sanatı etkileyen filmleri ve yönetmenleri de tanıtmaya, eleştirmeye ve onların sinemayı nasıl algıladıklarını kavramaya gayret ediyoruz. Bir yandan da sinemanın diğer sanatlarla olan ilişkisini, filmler bağlamında tartışarak; sinemanın diğer sanatlardan ayrı düşünülemeyeceğini savunuyoruz. Bu amaçlarla, birbirinden farklı coğrafyalarda, farklı zamanlarda çekilmiş ve birbirinden farklı türlerde pek çok film eleştirisine yer vermeye çalışıyoruz. Sinemayı bir kültür olarak gören herkesin katılımına da açığız. Arzu edenler mail adresinden bizlere ulaşabilir, yazılarını paylaşabilir ve filmlerle ilgili görüşlerini iletebilir.

BİR CEVAP BIRAK

Please enter your comment!
Please enter your name here