Ana sayfa Haber Gezici Festival 23. Yolculuğuna Başlıyor

Gezici Festival 23. Yolculuğuna Başlıyor

1088
0

Ankara Sinema Derneği’nin T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla düzenlediği Gezici Festival, 23. yolculuğuna başlıyor. 1-7 Aralık’ta Çankaya Belediyesi’nin katkılarıyla Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde gerçekleşecek başkent gösterimlerinin ardından, 8-11 Aralık tarihleri arasında Sinop Belediyesi ve Telvin Sanat Akademi’nin katkılarıyla Sinop’ta olacak ve yolculuğunu, 12-14 Aralık’ta Kastamonu Üniversitesi Medya ve İletişim Topluluğu’nun katkılarıyla Kastamonu’da, Kastamonu Üniversitesi Ahmet Yesevi Konferans Salonu’nda tamamlayacak.

Festivalin Ankara biletleri; Biletix web sitesi, çağrı merkezi ve mobil uygulama yoluyla; Çayyolu, Kızılay ve Tunalı Dost Kitabevlerinden ve 1-7 Aralık tarihleri arasında Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde hizmet verecek Biletix gişelerinden temin edilebilir. Sinop ve Kastamonu’da gösterimler ile Ankara’daki kısa filmler ve çocuk filmleri gösterimleri ücretsiz olacaktır.

Dünya Sineması’nın En İyileri Gezici Festival’de

Gezici Festival’in Dünya Sineması bölümü, bu yıl da uluslararası festivallerde boy göstermiş, değişik coğrafyalardan farklı hikâyeleri bir araya getiren filmleri kapsıyor. Amerika Büyükelçiliği ve Auvsturya Büyükelçiliği’nin katkılarıyla düzenlenen Dünya Sineması bölümünde  Amerikalı aktivist yönetmenler Catherine Gund ve Daresha Kyi’nin filmi Chavela, Filistinli yönetmen Annemarie Jacir’in bu yıl Locarno Film Festivali’nde dört ödül kazanan son filmi Düğün Davetiyesi (Wajib), Bosna Hersek’in Oscar adayı, Alen Drljevic imzalı Erkekler Ağlamaz (Men Don’t Cry), Amerikalı yönetmen Matthew Heineman’ın son belgeseli Hayaletler Kenti (City of Ghosts), Çin sinemasının yeni kuşak kadın yönetmenlerinden Vivian Qu’nun ikinci filmi Melekler Beyaz Giyer (Angels Wear White). Usta yönetmen Michael Haneke’nin son filmi Mutlu Son (Happy End), Venedik’te En İyi Yönetmen ve En İyi Erkek Oyuncu ödüllerini kazanan İranlı yönetmen Vahid Jalilvand’dan Tarihsiz, İmzasız (No Date, No Signature), kendine has bir sinefil kitlesine sahip yönetmen Agnès Varda ve Instagram’da milyonlarca takipçisi olan fotoğrafçı JR’ın, Fransa’nın kırsalında yaptıkları yolculuğu anlatan Mekânlar ve Yüzler (Faces Places) Gezici Festival’in Dünya Sineması seçkisinde yer alıyor.

Film Ekipleri Gezici Festival’de İzleyici ile Buluşuyor

Gösterimleri her yıl olduğu gibi bu yıl da yönetmen ve oyuncuların katılımıyla gerçekleşecek Türkiye 2017 bölümü; yine en yeni, heyecan verici ve bol ödüllü filmleri izleme fırsatı sunuyor. Ulusal festivallerden dokuz ödül alan, Hakan Günday’ın aynı adlı romanından uyarlanan Onur Saylak’ın ilk uzun metrajlı filmi Daha; İstanbul Film Festivali’nde Fipresci ödülünü alan, Adana ve Malatya festivallerinden dört ödülle dönen Pelin Esmer’in, senaryosunu yazar Barış Bıçakçı’yla birlikte kaleme aldığı, İşe Yarar Bir Şey; Venedik Film Festivali Eleştirmenler Haftası’nda ilk gösterimi yapılan, Adana Film Festivali’nde Jüri Özel Ödülü, Ulusal Yarışma’da  da En İyi Senaryo Ödülü’nü kazanan Emre Yeksan’ın ilk filmi Körfez. İstanbul Film Festivali’nde En İyi Film Ödülü dahil dört ödül alan ve Moskova Film Festivali’nde Fikret Reyhan’a En İyi Yönetmen Ödülü’nü getiren Fikret Reyhan’ın ilk uzun metrajlı çalışması, Sarı Sıcak bu bölüm kapsamında seyircisiyle buluşacak. Filmlerin gösterimleri sonrasında film ekiplerinin katılımlarıyla gerçekleştirilecek söyleşilerin zenginleştireceği Türkiye 2017 bölümü, Gezici Festival’in vazgeçilmezi olmaya devam ediyor. Emre Yeksan, Fikret Reyhan, Pelin Esmer ve Başak Köklükaya söyleşiler için Ankara’ya gelecek.

Ercan Kesal: Adalet ve Vicdan

Gezici Festival’in her yıl bir konuk seçicinin belirlediği filmlerden oluşturduğu özel bölümünün bu yılki konuğu oyuncu ve yazar Ercan Kesal. Kesal’ın seçtiği ve seyirciler için sunacağı filmler: Asghar Farhadi’den izleyiciyi evlilik, şehir yaşamı ve gündelik hayatta fark edilmeyecek şekilde içselleştirilen; ufak gibi görünen büyük “adaletsizlik”lerle yüzleştiren Satıcı (The Salesman, 2016); Krzysztof Kieslowski’nin anlamsız, vahşice işlenmiş bir cinayeti izleyen yargılama süreci ve bir o kadar anlamsız ve vahşice gerçekleştirilen infazın arasında mekik dokuyan filmi Öldürme Üzerine Kısa Bir Film (A Short Film About Killing, 1988) ve Sydney Lumet’in tamamı bir jüri odasında geçen, 18 yaşında bir gencin babasını bıçaklamasıyla ilgili davada,  jürinin karar alma sürecini anlatan 12 Kızgın Adam (12 Angry Men, 1957). Sinemanın, adalet ve vicdan meselesiyle kurduğu bağlantının üç örneği olarak belirlediği filmlerin gösterimleri sırasında gerçekleştirilecek söyleşiler de Ercan Kesal’la festival seyircisini buluşturacak.

Denıs Villeneuve’den İki Sıradışı Film

Kanadalı yönetmen Denis Villeneuve, günümüz sinemasının en bilinen yönetmenlerinden. Kitty Aal’ın hazırladığı ve sunacağı bu bölümde Gezici Festival, Kanada Büyükelçiliği’nin katkılarıyla Kanadalı ustanın kendisine “auteur” unvanını kazandıran iki filmini izleyiciyle buluşturuyor. 16 ödüllü, iki öğrencinin perspektifinden Montreal kentinde yaşanan bir katliamı anlattığı Politeknik (Polytechnique, 2009) ve 39 ödüllü, senaryosu Wajdi Mouawad’ın oyunundan adapte edilen, Quebec’li Jeanne ve Simon kardeşlerin Ortadoğu’da ailelerinin gizemli geçmişini araştırmalarının hikâyesini anlatan İçimdeki Yangın (Incendies, 2010) Kitty Aal’ın sunumuyla gerçekleşecek.

Özel Bölüm: İtalyan Usulü Komedi

Gezici Festival’in bu yılki özel bölümlerinden İtalyan Usulü Komedi, izleyicileri 60’lı yılların İtalyan sinemasıyla buluşmaya davet ediyor. Gezici Festival kapsamında, Il Cinema Ritrovato’nun koordinatörlerinden Guy Borlée’nin katılımıyla, sinemaseverler İtalyan sinemasının tarihine göz atma şansını yakalayacak.

İtalya Büyükelçiliği’nin desteklediği ve genellikle cinsellik, evlilik, hamilelik, boşanma gibi dönemin tartışmalı konularını ele alan İtalyan Usulü Komedilerin yer aldığı bu bölümde, Pietro Germi’nin yönettiği, küçük bir İtalyan kasabası’nda geçen evlilik, boşanma, aldatma ve seks ekseninde gelişen üç farklı öyküyü filmleştiren Bayanlar ve Baylar (Signore & Signori, 1966); Antonio Pietrangeli imzalı, hikâyenin merkezine bir kadını yerleştirerek, taşradan Roma’ya sinema yıldızı olmak amacıyla gelmiş Adriana’nın (Stefania Sandrelli) Roma’da başından geçen “aşk” ilişkilerini anlatan Onu İyi Tanırdım (Io La Conoscevo Bene, 1965) ve döneminin en iyi örneklerinden kabul edilen, Dino Risi’nin yönettiği, bir hukuk öğrencisiyle, lafbaz ve serseri bir bekârın Roma’dan Toskana’ya yaptıkları yolculuğun hikâyesini anlatan film Sollama (Il Sorpasso, 1962) yer alıyor.

Sessiz Divalar: Zamansız ve İsyankâr

Sinema tarihinin önemli sessiz filmleri, önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da Amerika ve Hollanda Büyükelçilikleri’nin katkılarıyla Gezici Festival’in özel bölümlerinden birini oluşturuyor. Hollanda EYE Film Müzesi sessiz film küratörlerinden Elif Rongen-Kaynakçı’nın katkılarıyla hazırlanan bu özel bölüm iki filmden oluşuyor. Baba Zula’nın canlı müziği eşliğinde ve Walter Swagemakers’ın sunumuyla seyirciyle buluşacak olan filmler; Amerikan yapımı İspanyol Dansçı (The Spanish Dancer, 1923) ve 1915 yapımı, Mario Roncoroni’nin yönettiği İtalyan macera filmi Filibus: Göklerin Gizemli Korsanı (Filibus: Mysterious Pirate of the Skies).

Sinema Pandomimle Canlanıyor: Hollymood

Bir “canlı sinema” performansı olan Hollymood, Holly’nin beyazperdedeki maceralarını video ve canlı performans aracılığıyla aktarıyor. Amerika Büyükelçiliği’nin katkılarıyla düzenlenecek, Sandra Latanauskaite’nin yönettiği gösteride başrolü pandomim sanatçısı Evelina Brėdikytė üstleniyor. Chaplin’in Modern Zamanlar’ından Hitchcock’un Arka Pencere’sine kadar birçok Amerikan sinema klasiğinden sahneler içeren gösteride, Evelina Brėdikytė’nin yaratıcı performansıyla perdedeki görüntüler gözlerimizin önünde canlanacak. Hollymood, sinemanın zamanla unuttuğu yoğun fiziksel beceriye dayalı ve stilize tarzdaki bu oyunculuğu, mim tiyatrosu aracılığıyla bize yeniden hatırlatacak.

Bilinmeyen Hikâyesiyle Yol

Yılmaz Güney’in unutulmaz filmi Yol, Cannes Film Festivali’ndeki ilk gösteriminden 35 yıl sonra beyazperdede tekrar seyirciyle buluşuyor. Film bu kez, altıncı karakterin eklenmesiyle yeniden kurgulanmış ve dijitalize edilmiş haliyle izleyici karşısına çıkıyor. Türkiye’de ilk kez Gezici Festival kapsamında izlenebilecek Bilinmeyen Hikâyesiyle Yol, bu yıl Cannes Film Festivali Klasikler Bölümü’nde gösterilmişti. Bu önemli film yapımcı Donat Keusch’un sunumuyla izleyicileriyle buluşacak.

Guy Ben-Ner: Aile, Yalanlar ve Videoteyp

Gezici Festival’in, İsrail Büyükelçiliği’nin katkılarıyla düzenlenecek sinema ile videoyu buluşturan özel bölümünde bu kez İsrailli video sanatçısı Guy Ben-Ner’in beş videosunun gösterimi yapılacak: Moby Dick (2000), Çalınan Güzellik (Stealing Beauty, 2008), Casuslar (Spies, 2011), Seskuşağı (Soundtrack, 2013) ve Zincirlerinden Kurtulan Sanatçılar (Escape Artist, 2016).  Yapıtları dünyanın birçok ülkesinde sergilenen Ben-Ner, videolarında güncel sorunlara mizahi bir dille yaklaşıyor. Guy Ben-Ner’in edebiyat, sinema, politik ve ekonomik tesir, adaptasyon gibi konulara sıklıkla değindiği eserlerinden oluşacak kapsamlı bir sergi de, Melis Golar küratörlüğünde seyirciyle buluşacak. Çağdaş Sanatlar Merkezi Füreya Koral Salonu’nda gerçekleşecek sergiye, Köken Ergun’la Guy Ben-Ner arasında gerçekleştirilecek bir “sanatçı konuşması” da eşlik edecek.

Kısa İyidir ve Çocuk Filmleri

Kısa İyidir ve Çocuk Filmleri bölümleri, her yıl olduğu gibi bu festivalde de yerini alıyor. Gezici Festival’in meraklıları için hazırladığı kısa film bölümü bu yıl da bu türün en yeni örneklerini, geniş bir dünya coğrafyasından seçerek seyircisiyle buluşturuyor.  Yıllardır minik seyircileri için film gösterimleri düzenleyen Gezici Festival, bu yılki çocuk filmlerini Kanada’dan seçti. Ücretsiz olarak küçük izleyicilerin beğenisine sunulacak filmlere büyükler de davetli. Çocuklara bir armağan da Avusturya Büyükelçiliği’nin katkılarıyla gerçekleştirilecek olan Avusturyalı Roland Schütz’ün Canlandırma Atölyesi olacak.

 

Önceki makalePokot
Sonraki makaleJustice League
Sinemaya gönül veren bir grup sinefilin kurduğu Avrupa Sineması internet sitesi, Avrupa sinemasını daha geniş kitlelere tanıtmak ve bu filmlerle ilgili ufak da olsa bir tartışma ortamı yaratmak amacıyla kuruldu. Sitenin kuruluş amaçlarından biri de; tür sinemasını da yadsımadan, sinemanın sadece bir eğlence aracı olmadığının vurgusunu yapmak. Metin Erksan’dan bir alıntı yapacak olursak; bilimlerin ve sanatların varoluşlarının sınırları, geçmişin derinlikleri içindedir… Sinema bilim; sinema sanatı ve sinema bilimi kapsamında; sanatsal düşüncenin ve uygulamanın, sinemasal düşüncenin ve uygulamanın, yaratısal düşüncenin ve uygulamanın, görüntüsel düşüncenin ve uygulamanın, çekimsel düşüncenin ve uygulamanın, oluşumunu, gelişimini, dönüşümünü saptar ve oluşturur. Bu nedenle bizler de günümüzde çekilen filmler dışında, geçmişin derinliklerine doğru bir yolculuk yaparak; bu sanatı etkileyen filmleri ve yönetmenleri de tanıtmaya, eleştirmeye ve onların sinemayı nasıl algıladıklarını kavramaya gayret ediyoruz. Bir yandan da sinemanın diğer sanatlarla olan ilişkisini, filmler bağlamında tartışarak; sinemanın diğer sanatlardan ayrı düşünülemeyeceğini savunuyoruz. Bu amaçlarla, birbirinden farklı coğrafyalarda, farklı zamanlarda çekilmiş ve birbirinden farklı türlerde pek çok film eleştirisine yer vermeye çalışıyoruz. Sinemayı bir kültür olarak gören herkesin katılımına da açığız. Arzu edenler mail adresinden bizlere ulaşabilir, yazılarını paylaşabilir ve filmlerle ilgili görüşlerini iletebilir.

BİR CEVAP BIRAK

Please enter your comment!
Please enter your name here