Ana sayfa Haber 5. Documentarist İstanbul Belgesel Günleri’nin Programı Açıklandı

5. Documentarist İstanbul Belgesel Günleri’nin Programı Açıklandı

850
0

Documentarist 5. İstanbul Belgesel Günleri, 1 – 6 Haziran’da altı mekana yayılan dopdolu bir programla 5. yaşını kutlamaya hazırlanıyor. Belgesel sinemanın en nitelikli ürünlerini bir araya getiren seçkisiyle yaygın belgesel algısını değiştirmeyi hedefleyen festival, bu seneki görsel kampanyasını erik esprisi üzerine kurdu. Eriğin  ‘ekşi ama bağımlılık yaratan’ tadını belgeselle özdeşleştiren festivalin tanıtım filmlerinde, sinemada patlamış mısır kültürüne karşı alternatif olarak erik sunuluyor. Tanıtım filmlerinde, Bülent Emin Yarar, Muhammet Uzuner, Tülin Özen, Türkü Turan, Ayça Damgacı, Derviş Zaim gibi sinema ve tiyatro oyuncuları rol aldı.
Bu yılki festivalin onur konuğu, yaşayan en önemli belgeselcilerden Heddy Honigmann. Filmlerinden oluşan kapsamlı bir retrospektifle ağırlanan yönetmen, gösterimlere katılıp soruları yanıtlayacak, ayrıca bir  ‘sinema dersi’ verecek. Arap Dünyasından, Kapı Komşumuz: Yunanistan, Belleğin İzinde, Müzik Belgeselleri gibi özel bölümlerin yer aldığı bu seneki programda Uluslararası Panorama başlığı altında son dönemin ödüllü belgesellerinden geniş bir seçki sunulacak. Türkiye’den ise, çoğunluğu genç yönetmenlerin filmlerinden oluşan 25 film yer alıyor.
Yurtdışından 30’dan fazla konuğun katılacağı festivalde, gerçeğin ‘eriğimsi’ tadını andıran 90’a yakın film sunulacak. Festival haftası boyunca Hollandalı eğitmenlerle gerçekleştirilen Yaratıcı Belgesel Geliştirme Atölyesi başta olmak üzere, sinema dersi, panel, söyleşi, multimedia gösterisi gibi pek çok yan etkinlik düzenlenecek. Kısaca, Haziran ayında İstanbul’da belgesel konuşulacak.
Documentarist’in gösterim ve etkinlikleri, 1-6 Haziran 2012 tarihlerinde Akbank Sanat, Fransız Kültür Merkezi, Aynalı Geçit Etkinlik Mekanı, SALT Beyoğlu, SALT Galata ve Romen Kültür Merkezi’nde gerçekleşecek.
Festivalin Onur Konuğu: Heddy Honigmann
Bugüne kadar belgesel sinemanın pek çok ustasını ağırlayan DOCUMENTARIST’in bu yılki onur konuğu çağımızın en önemli belgeselcilerinden olan Heddy Honigmann. Lima’nın sokaklarını arşınlayan yoksul taksicinin hikâyesini anlatan “Metal ve Melankoli” (Metal and Melancholy, 1994),  Rioluların cinselliğe bakışını müthiş bir neşeyle yansıtan “O Amor Natural” (1996),  Paris metrosunda müzik yaparak geçimini sürdüren göçmenlerin dünyasını anlatan “Yeraltı Orkestrası” (The Underground Orchestra, 1998)  dünyanın pek çok çatışma bölgesinde BM Barış Gücü içinde görev yapmış askerlerin yaşadığı travmaları müzikten destek alarak aktaran “Crazy” (1999),  kocalarını iç savaşta kaybetmiş Bosnalı kadınlarla empati kurmamızı sağlayan “İyi Koca, Sevgili Oğul” (Good Husband, Dear Son, 2001) ve güçlülerin talan ettiği Peru’da, güçsüzlerin unutulmuşluğun zincirini kırma çabasını anlatan “El Olvido” (2008)gibi klasikleşmiş filmlerinin yer alacağı geniş kapsamlı bir retrospektifle İstanbul’da ağırlanacak olan yönetmen festivalde bir de sinema dersi verecek.
Dünyanın Dört Bir Yanından En Yeni Belgeseller Documentarist’te
DOCUMENTARIST programında, onur konuğu Heddy Honigmann’ın retrospektifinin yanı sıra, dünyadan en yeni belgeselleri izleyiciyle buluşturacak olan “Uluslararası Panorama”, dünyanının gündemine oturan bir coğrafyayı daha yakından tanımaya yardımcı olacak filmlerin buluştuğu “Arap Dünyası: Değişim Rüzgârları”, komşumuzun içinden geçtiği zorlu sürece ayna tutan filmlerin ağırlıkta olduğu “Kapı Komşumuz: Yunanistan”, bellek ve belgesel sinema ilişkisini tartışılacağı “Belleğin İzinde”, müzikle sinemanın mutlu birlikteliğine örnek oluşturan filmlerden oluşan “Müzik Belgeselleri” ve Türkiyeli belgeselcilerin üretimlerini içeren “Türkiye Panorama” gibi bölüm başlıkları altında 90’a yakın belgesel gösterilecek.  DOCUMENTARIST 2012 programında Berlinale, Venedik, IDFA, Selanik, DOK Leipzig, CPH:DOX, Jihlava gibi festivallerden seçilen en yeni ve ödüllü filmlerin yanısıra, “Sınırın Ötesi” (Step Across the Border, 1990)  gibi klasikler de yerini alacak.
Meksika’dan Polonya’ya, Mısır’dan Lübnan’a, Yunanistan’dan Hollanda’ya dünyanın dört bir köşesinden çarpıcı belgesellerin yer aldığı “Uluslararası Panorama” bölümünde Anja Reiss’in yönettiği ve evlerini terk eden Süryanilerin yıllar sonra bölgeye dönüşlerini konu edinen “Aramilerin Dönüşü” (The Return of Arameans, 2011), Frauke Sandig’in yönettiği ve vahşi kapitalizm karşısında yalnızca Mayalar’ın değil, bitkileri ve hayvanlarıyla tüm dünya ve tüm insanlığın yok olduğunu savunan “Gökyüzünün Kalbi, Dünyanın Kalbi” (Heart of Sky, Heart of Earth, 2011), Nocem Collado tarafından çekilen ve Afganistan ve Nepal’de dul kalan kadınların ne gibi zorluklar yaşadığını konu alan “Yalnızlığın Haritası” (Cartography of Loneliness, 2011)  öne çıkıyor.
Kriz sebebiyle son iki yıldır belgesel üretiminde patlama yaşanan Yunanistan’ın içinden geçtiği zorlu sürece ayna tutan filmlerin ağırlıkta olduğu “Kapı Komşumuz: Yunanistan” başlıklı bölümün öne çıkan filmleri arasında; Myrna Tsapa’nın yönettiği ve Mısır’da yaşayan Yunan kökenli yaşlı bir kadının yaşamından kesitleri anlatan “Katinoula” (2012),  Chyrysa Tzelepi ve Tania Hatzigeorgiou’nun yönettiği, çekimleri büyük zorluklar içinde beş yılda tamamlanan ve İmroz Adası’nın (Gökçeada) son kalan Rum sakinlerinin anlatılarını kaydetmeyi amaçlayan “25. Meridyen” (25th Meridian, 2012), TV belgesel dizisi Docville 2011 için Yannis Misouridis’in çektiği, cinema verite tarzı diyebileceğimiz belgesellerden “280 Kostantinapolis Sk., Selanik” (Konstantinopoleos 280, Thessaloniki, 2011),  Christos Georgiou’nun kamerasını Aralık 2008’de Atina’da yaşanan olaylarda polis kurşunuyla öldürülen 15 yaşındaki Alexandros Grigoropoulos’un yakın arkadaşının tanıklığında işsizlik, ekonomik bunalımı, eğitim sistemideki bozuklukları ve hükümet protestolarına çevirdiği “İsyanın Çocukları” (Children of The Riots, 2011)  ve Nikos Katsaounis ve Nina Maria Paschalidou’nun yönettiği ve yönetmenlerin Yunanistan’da yaşananları belgelemek için 14 fotoğrafçıyla birlikte çıktıkları bir yıllık yolculuğu anlatan “Kriz” (Krissis, 2011) yer alıyor.
Bellek ve belgesel ilişkisinin tartışmaya açılacağı “Belleğin İzinde” bölümünde ise, Angelika Levi’nin Nazi kıyımından kurtulan bir kadının hikâyesini konu eden “Hayatım, Bölüm 2 (Mein Leben Teil 2, 2003)ve  bir göçmenlik öyküsü anlatan “Absent-Present” (2010)  filmleri öne çıkıyor. Levi, festivalin konuğu olarak İstanbul’a gelerek, fimlerinde neden ‘Toplumsal Bellek’ konusunu işlediğine dair bir sunum yapacak.
Dünyanının gündemine oturan Arap coğrafyasını daha yakından tanımaya yardımcı olacak filmlerin buluştuğu “Arap Dünyası: Değişim Rüzgârları” bölümünde Dahna Abourahme’nin yönettiği ve bir mülteci kampında kadınların dayanışmasını anlatan “Kadınlar Krallığı: Ein El Hilweh” (The Kingdom of Women: Ein El Hilweh, 2010),  Soudade Kaadan’ın yönettiği, Şam’daki köklü ailelerin hayat tarzını masalsı bir dille anlatan “Şam Çatıları ve Cennet Bahçeleri” (Damascus Roof and Tale of Paradise, 2010),  Marcin Sauter’in yönettiği ve Arapların sözlü hikâye geleneğini anlatan“Hakawati” (2011)  bulunuyor.
Türkiye’den 25 Belgesel DOCUMENTARIST Programında
DOCUMENTARIST, çok düşük bütçelerle ve zor koşullarda film üreten Türkiyeli belgeselcilere destek olmayı sürdürüyor. DOCUMENTARIST 2012 programında yer alan filmlerin 25’e yakını Türkiye’den belgeselcilerin son filmlerinden seçildi. Bu filmlerin üçte biri Türkiye’deki gündeme paralel olarak Kürt meselesi ve anadil konularını ele alıyor.
Türkiyeli belgeselcilerin filmlerini seyirciyle buluşturacak olan “Türkiye Panorama” bölümünün öne çıkan filmleri arasında Mizgin Müjde Arslan’ın ilk uzun metrajlı belgesel filmi olan ve İstanbul’dan Mahmur Mülteci Kampı’na uzanan bir yolculuk ile gerilla babasını arayan bir kadının öyküsünü anlatan “Ben Uçtum, Sen Kaldın” (I Flew, You Stayed, 2012), yönetmenliğini Veli Kahraman’ın yaptığı ve Kırmancki dilinin yok olma sürecini konu eden “Anadilim Nerede?” (Where is My Mother Tongue?, 2012), Murat Bayramoğlu’nun uzunca bir dönem yasaklanan, bilmenin faydadan çok zarar getireceği inancı yerleştirilen bir dilin, farklı kuşaklardaki taşıyıcıları arasında zora dayanarak ve başarıyla hayata geçirilmiş kopuşunun hikâyesini anlatan filmi “Türkçe Pekiyi (Turkish A+, 2012)”,  Halil Fırat Yazar ve Metin Çelik’in yönettiği ve KCK operasyonlarını anlatan “Dengê Derî”,  Bingöl Elmas‘ın çocuk gelinler sorunsalını gözler önüne serdiği filmi “Oyun Evi” (Playing House), Gülşah Doğan’ın kendi amcası Cemal ve yengesi Emine’nin aşkları üzerinden çocuk yaştaki evlilik konusuna değindiği filmi “Aşkın Kış Mevsimi” (Winter of Love), Osman Şişman ve Özlem Sarıyıldız’ın yönettiği ve Erzurum Bağbaşı’ndaki HES inşaatına karşı senelerdir süren hukuki ve fiziki mücadeleyi anlatan “İşte Böyle” (Damn The Dams, 2012), Okan Avcı’nın yönettiği ve müzisyen Erkan Oğur’un sanat yolculuğunu anlatan “Telvin” (2012)  Bertan Başaran’ın Barbaros Erköse’nin hayatı üzerinden Türk müziğinin çeşitliliğinin ve eklektik yapısınının analinizi yapan filmi “Sensiz Yaşanmaz” (Can’t Live Without You, 2011),  Angelika Brudniak & Cynthia Madansky’nin yönettiği, Türkiye’nin sekiz komşusunun sınırlarında geçen ve sınırın iki yanındaki insanları bölen ve birleştiren etmenleri ele alan “1+8” (2012),  Murat Erün’ün çektiği ve fiziksel engelli iki arkadaşın bir motosiklet ve ona takılı yolcu sepetiyle İstanbul’dan Muğla’ya yaptığı on üç günlük eğlenceli yolculuğu anlatan “800 Km Engelli” (800 Km Hurdless, 2012),  Bülent Öztürk’ün depremden hemen sonra Van’a giderek çektiği filmi “Beklemek” (Waiting, 2012), Evrehmu Baydemîr ‘in yazıp yönettiği ve iklim değişikliği nedeniyle kaybolan bağbozumu gelenekleri ve bağbozumu sırasında kullanılan kelimelerle birlikte Kirmanckî dilinin de silinmesini anlatan “Bağbozumu” (Rezonse)  bulunuyor.
Özel Gösterimler: ‘Theo Angelopoulos, Ö. Lütfi Akad ve Seyfi Teoman Anısına’
Documentarist, yakın dönemde kaybettiğimiz üç yönetmeni özel gösterimlerle anıyor. Programda, sinema tarihinin en önemli yönetmenlerinden, geçtiğimiz aylarda bir motosiklet kazası sonucu kaybettiğimiz Theo Angelopoulos’un anısına Nicos Lygouris’in yönettiği “Zamanın Tozu (Dust of Time)”,  Türkiye sinemasının büyük ustası Ö. Lütfi Akad’ın İstanbul üzerine çektiği ‘Dört Mevsim İstanbul’  ve genç yaşta geçirdiği trafik kazası sonucu hayatını kaybeden yönetmen Seyfi Teoman’ın ilk kısa filmi “Apartman” (Apartment)  filmleri yer alıyor.
Yeni Yetenek Ödülü Artık Johan van der Keuken (JVDK) Adıyla Verilecek
Hollanda Başkonsolosluğu’nun desteğiyle 2010’dan beri yönetmenlerin ilk ve ikinci filmlerine verilen ve bu seneden itibaren belgesel tarihinin önemli ustalarından Johan van der Keuken(JVDK) adına verilecek olan Yeni Yetenek Ödülü de, üçüncü kez sahibini bulacak.
     Festivalde Yan Etkinlik ve Atölyeler
Documentarist, festival haftası boyunca programdaki temalara ilişkin atölye, panel, söyleşi, multimedia gösterimi ve sergi gibi pek çok yan etkinliğe ev sahipliği yapacak. Festivalde, Avrupa’daki saygın sinema okullarından Prag merkezli FAMU, öğrencilerinin ürettiği filmler ve konuklarıyla özel bir bölüme konuk olacak.
Documentarist’in yerli ve yabancı belgeselciler için fikir platformu olma özelliği taşıyan, Hollanda’nın saygın belgeselcilerinden John Appel ve Jeroen Berkvens’in eğitmenliğinde düzenlenen ilk etabı Mart ayında gerçekleştirilen Yaratıcı Belgesel Geliştirme Atölyesi’nin ikinci etabı 1-4 Haziran tarihleri arasında İstanbul’da gerçekleşecek. Atölyede, Türkiye’den seçilerek geliştirilen 7 projeye uluslararası yapım olanakları yaratılmaya çalışılacak, atölye sonunda seçilecek iki proje Kasım ayında IDFAcademy’e davet edilecek. 
Documentarist ve Mode İstanbul işbiriliğiyle DocNext ağı kapsamında genç belgeselcilere yönelik interaktif bir belgesel atölyesi düzenlenecek. Hollanda Başkonsolosluğu, İstanbul Fransız Enstitüsü, Yunan Başkonsolosluğu, Dimitrie Cantemir Romen Kültür Merkezi, Goethe Enstitüsü, Çek Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosluğu, SALT, Anadolu Kültür, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Hotel Armada, Zencefil, Picas Studio ve Avam Kahvesi desteğiyle gerçekleşen festivalin medya sponsorluğunu CNN Türk; tanıtım desteğini Birgün Gazetesi, Altyazı Sinema Dergisi, Yeni Film, Bianet, Zero İstanbul, Grizine, Fil’m Hafızası, Alternatif-İstanbul ve Filmlerim.com, Ekşi Sinema;  festival mobil uygulama desteğini ise Stüdyo Nord üstleniyor.
Önceki makaleHaneke’nin Yeni Filmi Amour’un Fragmanı Yayınlandı
Sonraki makaleÖdüllü Türk Filmleri Varşova’da Gösterilecek
Sinemaya gönül veren bir grup sinefilin kurduğu Avrupa Sineması internet sitesi, Avrupa sinemasını daha geniş kitlelere tanıtmak ve bu filmlerle ilgili ufak da olsa bir tartışma ortamı yaratmak amacıyla kuruldu. Sitenin kuruluş amaçlarından biri de; tür sinemasını da yadsımadan, sinemanın sadece bir eğlence aracı olmadığının vurgusunu yapmak. Metin Erksan’dan bir alıntı yapacak olursak; bilimlerin ve sanatların varoluşlarının sınırları, geçmişin derinlikleri içindedir… Sinema bilim; sinema sanatı ve sinema bilimi kapsamında; sanatsal düşüncenin ve uygulamanın, sinemasal düşüncenin ve uygulamanın, yaratısal düşüncenin ve uygulamanın, görüntüsel düşüncenin ve uygulamanın, çekimsel düşüncenin ve uygulamanın, oluşumunu, gelişimini, dönüşümünü saptar ve oluşturur. Bu nedenle bizler de günümüzde çekilen filmler dışında, geçmişin derinliklerine doğru bir yolculuk yaparak; bu sanatı etkileyen filmleri ve yönetmenleri de tanıtmaya, eleştirmeye ve onların sinemayı nasıl algıladıklarını kavramaya gayret ediyoruz. Bir yandan da sinemanın diğer sanatlarla olan ilişkisini, filmler bağlamında tartışarak; sinemanın diğer sanatlardan ayrı düşünülemeyeceğini savunuyoruz. Bu amaçlarla, birbirinden farklı coğrafyalarda, farklı zamanlarda çekilmiş ve birbirinden farklı türlerde pek çok film eleştirisine yer vermeye çalışıyoruz. Sinemayı bir kültür olarak gören herkesin katılımına da açığız. Arzu edenler mail adresinden bizlere ulaşabilir, yazılarını paylaşabilir ve filmlerle ilgili görüşlerini iletebilir.

BİR CEVAP BIRAK

Please enter your comment!
Please enter your name here